Türkiye’nin ilk ve tek Ağızdan Ağıza Pazarlama / WOMM (Word of Mouth Marketing) ajansı olan FikriMühim; Markaları yönlendirme gücünü bizzat tüketiciye veren bir pazarlama devrimidir. WOMM'un ve Viral Marketing'in önemini bilen onlarca İşletmenin tercihi konumundadır. Bugün birçok kişinin en büyük kaynağı durumundadır. Sitenin çalışma prensibi aşağıda ki gibi işliyor: - Önce kişiyi tanıyorlar. Kayıt olurken verilen bilgiler, fikri mühim'in neyi sevip sevmediğini belirtiyor. - Doğru ve tutarlı bilgilere ulaşabilmek, örneklemi tam olarak bulabilmek, standart sapmayı minimuma indirebilmek için mevcut kampanya, ilgili kişiler seçilerek mail yoluyla duyuruluyor. - Ürünü test edebilmek adına numuneler daha önceden kayıt esnasında verilmiş olan ilgili adreslere gönderiliyor. - Akabinde ürün deneniyor ve ürün hakkında dürüstçe bol bol konuşuluyor. - Bu WOMM'ları da Viral biçimde yayabilmek için mühim rapor kısmına yorumluyorsunuz. - Yapılan yorumlar sonunda fikrimühim puanı kazanıp farklı ürünler elde edebiliyorsunuz. KISACA BEDAVANIN GÜCÜ DENİLEBİLİR! ! !
MARKETING BLOG TURKIYE
marketingblogturkiye ülkenin yeni trendi olmaya aday buygreenstore.com markasının ticari blog uygulamasıdır.
14 Temmuz 2011 Perşembe
BENDE BİR FİKRİ MÜHİMİM :)
Türkiye’nin ilk ve tek Ağızdan Ağıza Pazarlama / WOMM (Word of Mouth Marketing) ajansı olan FikriMühim; Markaları yönlendirme gücünü bizzat tüketiciye veren bir pazarlama devrimidir. WOMM'un ve Viral Marketing'in önemini bilen onlarca İşletmenin tercihi konumundadır. Bugün birçok kişinin en büyük kaynağı durumundadır. Sitenin çalışma prensibi aşağıda ki gibi işliyor: - Önce kişiyi tanıyorlar. Kayıt olurken verilen bilgiler, fikri mühim'in neyi sevip sevmediğini belirtiyor. - Doğru ve tutarlı bilgilere ulaşabilmek, örneklemi tam olarak bulabilmek, standart sapmayı minimuma indirebilmek için mevcut kampanya, ilgili kişiler seçilerek mail yoluyla duyuruluyor. - Ürünü test edebilmek adına numuneler daha önceden kayıt esnasında verilmiş olan ilgili adreslere gönderiliyor. - Akabinde ürün deneniyor ve ürün hakkında dürüstçe bol bol konuşuluyor. - Bu WOMM'ları da Viral biçimde yayabilmek için mühim rapor kısmına yorumluyorsunuz. - Yapılan yorumlar sonunda fikrimühim puanı kazanıp farklı ürünler elde edebiliyorsunuz. KISACA BEDAVANIN GÜCÜ DENİLEBİLİR! ! !
1 Temmuz 2011 Cuma
GOOGLE ARTIK ANALİTİK HESAPLARDA!!!
22 Mart 2011 Salı
16 Mart 2011 Çarşamba
Yaratıcılık Budur!!!
Farklılıklar işletmelerin temel prensibi oluyor. Türkiye’nin online yemek sipariş portalı yemeksepeti.com da bunlardan biri. Pizza, lahmacun, sandviç, kebap, döner, hamburger ve tüm yemek siparişlerinizi en hızlı ve en kolay şekilde alıyor, ilgili restorana anında iletiyor. Kredi kartı, güvenlik sorunu olmaksızın yemek siparişinizi hiçbir ekstra ücret ödemeden 10-45 dakika (restoranın ortalama gönderim süresi) içerisinde yemeğinizi evinize getiriyor.
Ş irketin Balıkesir iline kurmak istediği şube için kariyer.net'e verdiği ilan son derece ilgi çekici. Şirketi tebrik ediyoruz...
17 Şubat 2011 Perşembe
BİR FİKRİM VAR AMA ODA GİTTİGİDİYOR
16 Şubat 2011 Çarşamba
FACEBOOK' un 5 Aşaması
15 Şubat 2011 Salı
Bir Kaç Düşman Yapmadan 500 milyon arkadaşa ulaşamassınız! (Facebook)
- Doğru yerde, doğru biçimde büyüdü. Adımlarını yavaş yavaş attı.
- Yalnızca belli bir kitleye değil, tüm dünyaya hitap etti. Ama yavaş yavaş büyüdü.
- Gerekli üye sayısına ulaşıncaya kadar banner dahil tüm reklamlardan uzak durdu. İnsanların siteye alış-veriş için değil, sosyalleşmek için girdiklerine inanıyordu. Siteye hala önüne bir anda çıkan, ve accayip rahatsızlık verici pop-up'ların girişi yasak.
- Reklam çalışmalarına doğru zamanda başladı. Küçük küçük işletmelerle değil, büyük işletmelerle anlaştı. Buda facebook' un başlangıçta bir reklam havuzuna dönüşmesine engel oldu.
- Büyümek için küçük stratejiler üzerinde durmadı. Viral Pazarlama gibi maliyeti çok düşük tutundurma araçlarından yararlandı... Yayıldıkça büyüdü, büyüdükçe daha göze çarpar hale geldi.
- Zuckerberg, bu çılgınlığın başarısı için, başarısız olanları çatının altından teker teker uzaklaştırdı...
- Kullanımı çok basit uygulamalarla başladı. Kargaşadan uzak durdu. Siteyi bir anda çoklu fonksiyonların içerisinde boğmadı. Filmde de geçtiği gibi sitenin inşaası hiç bitmedi. Moda gibi gelişti...
- Önceleri birbirlerinin ilişki durumları incelenip "sanal cilve" ile birbirlerine poke gönderilirken, ilk defa bir sosyal ağa "duvar" kavramı eklendi... Sayfalar "kişisel", ama duvarlar evrensel oldu.
- 2006 yılında tüm üyelerin birbirlerini görebilmeleri sağlandı. Bu durum güvenlik tartışmalarına sebebiyet verdi ama bu durum büyümeyi daha da tetikledi.
- 2008 yılında sohpet özelliği eklenerek, kişilerin birebir iletişim kabiliyetleri geliştirildi.
- 2009 yılında ilk defa bir sosyal ağa "like" özelliği getirildi.
- Ve 2011 yılında facebook'un marka değerinin 50 milyar dolara ulaştığı açıklandı.
29 Ocak 2011 Cumartesi
SİYASET PAZARLAMASINDA SOSYAL AĞLAR!!! Siyahi Lider BARRACK OBAMA
“Kişisel ve örgütsel amaçlara ulaşmayı sağlayabilecek mübadeleleri gerçekleştirmek üzere malların, hizmetlerin ve fikirlerin geliştirilmesi, fiyatlandırılması, tutundurulması ve dağıtılmasına ilişkin planlama ve uygulama süreci” olarak tanımlanan pazarlamanın politik(siyasal) alan duygulamasına “Siyasal Pazarlama” adı verilmektedir.
Siyaset, devlet işlerini düzenleme ve yürütme için öncelikle Eflatun'un da belirttiği gibi insanların rızalarını alması
gerektirmektedir.
Burada da kişinin veya grubun insanları kendisini ve kendi politikalarını kabul ettirme gayreti gündeme gelmektedir.
Düşününki daha düne kadar siyahileri kendilerinden küçük getiren soluk benizliler bugün siyahi bir lidere, hatta müslüman olduğu iddia edilen siyasi bir lidere oy verdiler. Neden diğer adayın yetkin olmadığını düşündüklerinden mi acaba? Yoksa Cumhuriyetçi Bush'a nispet mi?
Altında yatanın tamamen farklı iç güdüler olması gerekiyor. Birileri farklı biçimlerle birilerini etkiledi!Etkin bir seçim kampanyası neleri değiştirebilir, sorgulanmalı...
Obama'nın da değimiyle "dünyanın en iyi seçim kampanyası"nın altında hiç kullanılmayan bir teknik vardı...
SOSYAL MEDYA
Hala da ziyaret edilebilen “http://www.barackobama.com” adresindeki web sitesi, öncelikle “bağış” sayfasıyla açılıyor. Sayfanın sağ üst bölümünde “Change” tişörleri ile yardım ya da kampanyaya katkı çağrısı yapılıyor. Buradan kamyanyaya katkı amacıyla hediyelik ya da hatıra eşyaların alınabileceği “dükkana” giriliyor.
Altında, Demokrat Parti’nin sayfasına bir link var. Hemen altında “Barack TV” yayında… Pek çok videonun izlenebildiği bu sayfada, Obama’yı, ailesini, geçmişini, düşüncelerini, konuşmalarını ve seçim kampanyasını yakından tanımak mümkün.
Yine ilk sayfada “Obama Mobile” dışında, “Obama everywhere” yani “Obama heryerde” başlıklı kısımda Facebook, Youtube, Myspace, Blackplanet ve Faithbase gibi 16 ayrı web sitesine link verilmiş durumda.
Web sitesinden ayrıca Obama’nın çeşitli konu ya da sorunlara ilişkin görüşlerine, etnik köken, grup ya da insanlar hakkındaki düşüncelerine, her bir eyalete ait web sayfalarına ve haberlere de ulaşılabiliyor.
Obama’nın kampanyasının internet alanındaki başarısı belki de elde edilen bağış miktarı ve bu bağışı yapan insanların sayısı ile açıklanabilir. Çünkü Obama’nın 670.7 milyon dolarlık seçim bütçesinin önemli bir kısmı internet üzerinden toplanan bağışlardan elde edildi. Yaklaşık 475 bin kişi internet üzerinden kampanyaya katkıda bulundu ve her biri en az 100 dolar bağış yaptı.
Ayrıca kampanya boyunca e-maillerin yoğun bir şekilde Kullanıldığını, özel olarak çekilen filmlerin ve bestelenen şarkılara ait kliplerin youtube, facebook, twitter'dan yayıldığını da eklemek gerekiyor.
Bütün bu medya kullanımını aslında başarılı siyasal imaj oluşturmanın ikinci önemli adımıyla ilişkilendirmek mümkün. Çünkü “mesajı görünür kılmak, bütün iletişim kanallarına yaymak” anlamında iletişim teknolojilerinin günümüzde sağladığı tüm imkanlar kampanya boyunca en etkin şekilde kullanıldı.
Sosyal paylaşımın ne derece önemli olduğunun anlaşılmasının ardından, ülkemizde de dahil olmak üzere bir çok siyasi lider twitter, facebook gibi sosyal paylaşım ağlarında hesap açmaya başladılar.
Bugün internetin gücü sadece siyasileri başa getirmiyor, aynı zamanda tahtlarından da indirebiliyor. Tunus, Arnavutluk ve Mısır'da başlayan ayaklanmalar sosyal medyanın ilk devrimi olarak görülebilir. Veya yakın zamanda ülkemizde yayınlanan e-muhtura gibi...
İktidarlar, televizyon ve yazılı basını kontrol etse de, muhalif medyayı sansürle kontrol altına alsa da, sosyal medya üzerinde hakimiyet kuramadı.
Önce Tunus, sonra Arnavutluk ve son olarak Mısır'daki gösteriler; Facebook, Twitter, Youtube ve Dailymotion gibi sosyal paylaşım sitelerinin gücünü ortaya koydu.
6 Temmuz 2010 Salı
BLOGLAR VERİMİNİ Mİ KAYBEDİYOR?